Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu

Öykü veya kitap yazmayı düşündüğümde, hikayem hep başka bir dünyada veya gezegende geçsin isterim. Belki bu dünyanın hallerinden sıkıldığım için belki de hayal gücümün sınırlarını bilmek ve onu daha da geliştirmek için. Her yeni kitabı okumaya başladığımda da içinde gündelik şeylerin değil de hayal bile edemeyeceğim şeylerin olmasını dilerim içimden..

Haruki Murakami'nin daha önce İmkansızın Şarkısı ve Sahilde Kafka kitaplarını okumuştum. Yazarın eserlerini okurken, tarzı ve özellikle başka bir kültürü romanlarına yansıtması  düzenli takipçisi olacağımı bana hissettirmişti.

Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu'nu,  bilinçaltımı, kafamda yarattığım iyi, korkunç, kötü, güzel düşünceleri, farklı bir dünyada yaşasam o dünyanın nasıl bir yer olabileceğini, sıkıcı olduğunu düşündüğüm zamanların aslında sıkıcı olmayıp bana öyle geldiğini, hayatta karşılaştığımız şeylerin mutlaka bir sebebi olduğunu ve kafamdan daha binlerce düşünceler geçirerek okudum bir çırpıda.

Kitabı okurken yemek yedikleri bir bölümde yazar o kadar iyi anlatmıştı ki yediklerini, sanki ben de onlarlaydım o anda. Onlar kaçarken ben de peşlerinde koşuyordum ya da bir kokuyu anlatırken ben de o kokuyu duyup yüzümü ekşitiyordum. Beni bu kadar etkileyen bir romandı işte. 

Mutlaka okuyun, kitaplar, hayatı daha yaşanılır kılar ve daha mutlu insanlar olmanızı sağlar.