Ergen Psikolojisinden Kurtulamayan Yetişkin

Nefret, iğrenç kelimeleri bir ergenden en çok duyabileceğiniz iki kelimedir. Bunlar benim de bir dönemime damgasını vurmuş kelimelerdi. Ergenliğin problem olarak yaşanması çok doğal bir durumdur. Bıcır bıcır bir çocukken, birden 12-13 yaşınıza geldiğinizde o malum olay olur, vücudunuzda önüne geçemediğiniz gelişmeler yaşanır, çıkan göğüslerinizi kapatmak için kambur durursunuz, bir yandan sivilceler çıkar, aynalara küs hale gelirsiniz. Kıyafet apayrı bir sorun olur şimdi daha az yaşanıyordur eminim ama benim dönemlerimde garson boy diye abuk bir reyona gitmeniz söylenir çünkü ne çocuk ne de kadınsınızdır, kızsanız tuhaf çiçekli pembeli kıyafetler giymeniz gerekir, itiraz edince asi olursunuz. Kız gibi giyinmek istemiyorum diye mağazalardan çok kavga edip çıktığımız olmuştur. Arkadaşlarla ilişkiler, sevgili durumları o konulara girmiyorum bile. Bu kadar değişiklikten sonra ergen gencimiz de her şeyden nefret eder özellikle de kendinden nefret eden bir duruma gelir. Sürekli şikayet eder, hayattan, okuldan, arkadaşlarından, ailesinden hiç bir şeyden memnun değildir. Bu hayata neden geldiğini sorgular, en başta kendisine daha sonra da etrafındaki insanlara hayatı zindan eder.. Ailesinde bir umut vardır büyüyünce geçer, bu bir dönemdir, en az hasarla atlatabilirsek ne mutlu bize diye düşünür. Yirmilerinde bu durum yavaş yavaş sona erer.

En zoru insanın kendini sevmesidir, kendine alıştıkça, kavga ettikçe sevmeye başlarsın aynada gördüğün kişiyi. Mutlu bir insan olmaya daha yakınsındır kendini sevmeye başlayınca.

Gelelim, başlıktaki yetişkinlere, bu insanlar kendi ile olan kavgasını tam anlamıyla gerçekleştirememiş, o dönemi başarıyla atlatamamış olanlardır, yirmisine, otuzuna, kırkına gelir sürekli şikayet ederler. Böyle bir arkadaşınız varsa yandınız demektir. Arkadaşınızla buluşursunuz başlar, evliyse kocasını şikayet etmeye öyle şeyler söyler ki, siz ama senin de hatan var diyemezsiniz çünkü hemen yanlış anlar, alınır ona göre dünyada her şey herkes yanlıştır kendisi hariç. Evli değilse neden yalnızdır onun gibi bir insan neden yalnız kalmıştır, x kız bile koca buldu oysa ne biçim kızdır onun gözünde.
İşinden sürekli şikayet eder iş arkadaşları sürekli onu sevmiyor olur," kıskanıyorlar canım beni, istemiyorlar beni burada, ayağımı kaydırmak istiyorlar" belli başlı cümleleri olur. Bu insanlarla birlikte olunca, ya birden bakarsınız ki siz de onlar gibi düşünmeye haset ve kıskançlık içinde etrafa negatif enerji yaymaya başlamışsınız ya da tam tersi onun karşısında sinmiş doğru haklısın ben bunları yaşamıyorum, kız zavallı ne kadar şanssız derken bulmuşsunuz kendinizi..

İkisi de o kadar zararlı bir durum ki bütün yaşam dengenizi, ilişkilerinizi bozar. Bu insanları hayatınızdan çıkarmaktır en doğrusu, çıkarma şansınız yoksa da ne yapılır daha düşünmekteyim. Sağlıklı olanı ona gerçeği söylemektir ama bu tarz insanların yanında kendinizi hiç bir zaman rahat hissedemediğiniz için her istediğinizi rahat rahat söyleyemezsiniz çünkü sürekli bir yanlış anlama durumu vardır.. O yüzden herkes kendince bir çözüm bulmalıdır sanırım bu tarz insanlara karşı.

Kuşlardan, böceklerden bahsetsek işe yarar mı acaba?

Yorumlar

Popüler Yayınlar