Refah Düzeyi Yüksek Ülke - Kopenhag
Kuzeye gittikçe
kültürün ve insanların değişmesine şahit olduğumuz Amsterdam’dan sonra daha da
yukarıya çıkalım neler oluyor dedik ve kendimizi Kopenhag’da bulduk. Kendi
paraları olan Danimarka Kronu’nu kullanmalarına rağmen şehrin çok pahalı
olduğunun bilgisini aldım ama yine de bu kadar olabileceğini tahmin etmemiştim açıkası.
Siz yine de kronu TL’ye değil de euro’ya çevirerek para harcayın, kendinizi
daha rahat hissedeceksiniz.
Danimarka, hafif bir
tarih araştırması yapacağınızda da görebileceğiniz gibi çok etliye sütlüye
karışmamış tatlı tatlı yaşamış bir ülke. Bu tatlı yaşanmışlıktan dolayı da
insanlar pek bir mutlu pek bir rahat. En son Toronto’da farkettiğim bu aşırı
mutlu insanlar bir süre sonra bünyede rahatsızlık verebilir çünkü malum biz
alışık değiliz böyle ortamlara. Şehir ufacık o yüzden 3-4 gününüz varsa bir
gününüzde bizim gibi Malmö’ye gidebilirsiniz. Şehri yürüyerek gayet rahat
gezebilirsiniz, madem medeniyet var bisiklet kullanalım derseniz de
Amsterdam’dan çok daha rahat caddeleri, yolları olduğunu söyleyebilirim.
O meşhur renkli
binaların olduğu Nyahvn’a gittiğinizde bir kanal turu yapabilirsiniz. Hani çok
mu gerekli, değil ama kafaları eğerek alçak köprülerin altından geçmek, 3-5
tarihi binayla ilgili ayrıntılı bilgi almak için yapılabilir. Mayıs başı
olmasına rağmen hava 13-14 derece ama güneşli olmasından dolayı bütün Kopenhag halkı
sokaklardaydı.
Kopenhag’da gezerken
alkol kullanımın fazla olduğunu farkedebilirsiniz. Erken saatlerde bile olsa
herkes sürekli bir şeyler içiyor. Hatta Tovvehallerne’de (yemek de yenebilen,
peynir, şarap da satın alabileceğiniz kapalı pazar) gördüğüm bir yazıyı okunca
da alkolle olan illişkilerini daha rahat anlayabiliyoruz.
“Sabah içki içiyor olmanız alkolik değil korsan olduğunuzu gösterir.”
Plak merakınız varsa
Kopenhag bir cennet. Uygun fiyata çok fazla plak alabilirsiniz. Bakın ucuz
şeyler de olabiliyor. Akıllı telefona yüklenen The Vinyl District uygulaması yurt dışında çok faydalı nerede hangi
plakçı var gösteriyor.
Yeme içme özellikle
tavsiye edebileceğim bir şey yok zaten pahalı. Örnek verecek olursak sadece tren istasyonlarında olan Starbucks'da, burada 8 liraya içtiğimiz mocha orada 17.5 TL. Siz artık oradan hesaplayın. Sokaklarda satılan hot-dog ve
hamburgerleri yiyebilirsiniz. Oradaki sokak yiyecekleri bizim restoranlarda
yediklerimizle nerdeyse aynı kalitede. Meşhur (bilumum şeyleri ekmek üstüne koymaca) smorrebrod' lar benim çok dikkatimi çekmedi. Kahvaltınızı Kalaset'te yapmanızı tavsiye edebilirim. Yiyecekler lezzetli ve mekan orjinal. https://www.facebook.com/pages/Kalaset/219486014786661
Christiania'ya mutlaka gidersiniz. Benim beklediğimden daha farklıydı. İçinde gayet güzel bir cafe ve tasarım malzemeler satan dükkan dışında sürekli bir festival havasında olan bu özerk alan, şu an için bir hayli turistik olsa da görülmesi gereken bir yer.
Refah düzeyi yüksek bir şehir böyle oluyormuş dedirten Kopenhag'da, daha önceden gittiğim ülkelere göre daha farklı bir yere gittiğimi hissettim. Bunu bir de Amerika'da hissetmiştim açıkçası. Sırf bu duygu için bile kuzey ülkelerine gidebilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder