Samos

Yunan topraklarına adım atışım ülkenin büyük bir kriz yaşadığı zamanlara denk gelecekmiş meğer. Kuşadası'ndan kalkan ufak bir feribotla bir anda kendinizi bambaşka bir coğrafya ve kültürde buluyorsunuz. Bayramdan önce gittiğimiz ve bu kriz durumundan dolayı ada sakindi ama eminim bayramda dolmuştur. Biz limana ve vathi merkeze yakın olan Cleomanis Hotel'de kaldık. Çok eski bir otel, kahvaltı sade ama hem şehir merkezine yakın olması hem de otele çok yakın şirin bir plajın olması avantajları arasında.
Gagou Plajı'nın bir de misafiri var sevimli bir fok. Fok sahile kendi şezlonguna güneşlenmeye gelirken denizden çıkmak gerekiyor, çünkü hafif de olsa bacaktan ısırabiliyor. Fokla ilgilenen özel görevliler var ve fokun güvenliği onlardan sorumlu.
Bu plajın hemen arkasında yemek yenecek güzel bir yer var zaten genel olarak Samos adasında ne yerseniz yiyin fiyatlar hemen hemen aynı ve tüm yiyeceklerde aynı standartlar söz konusu rasgele de bir yere otursanız bile kötü bir şey yemiyorsunuz.
Araba ya da motor kiralama şart gibi çünkü bir otobüs olduğu rivayet edilse de biz kendisine rastlamadık. Ada çok büyük elinize verilen haritayla bütün plajları gezerim diye düşünmeyin güneybatı da görülen plajlar için epey kötü yollardan inmeniz gerekiyor. Biz birini denedik taşlı tuhaf yollardan baya uzun bir yol inmemize rağmen deniz hala çok uzakta görünüyor ve de arabadan kötü kokular gelmeye başlayınca aynı yolu dönmek zorunda kaldık.







Kum sevenler için Psilliamos, değişik bir koyda yer alan ama rüzgarlıysa çok da güzel olmayan Livadaki, Tsamadou (bir taraf çıplaklar plajı), Lemonakia güzel denizi ve sahili olan yerler plajlar. Genelde iki kişi şezlong ve şemsiye 6 euro.

Bir akşam Pythagorion'a gidip Elia Restoran'da yemek yedik. Yunan yemeklerini daha şık sunumlarla birleştirmiş bu restoranda çok lezzetli yemekler yedik. Fiyatları genelin biraz üstünde de olsa İstanbul'da böyle bir restoranda çok daha fazla para ödersiniz.


























Bir öğlen yemeğiniz için plajdan çıkıp dağların eteğinde olan Manolates köyüne gidip AAA restoranda yemek yiyebilirsiniz.



Kokkari'de önerilen meşhur restoranlar yerine biz The Beer Tavern'i tercih ettik. Çok eski ve yerel halkın da gittiği bu restoranda da lezzetli yiyecekler yedik. İsminde bira olmasının nedeninin bira servisi veren ilk restoran olması dolayısıyla olduğu notunu da düşelim.

Vathi merkezde salaş görünen Artemis Tavern hem çok uygun fiyatlarıyla hem de lezzetli yiyecekleriyle tavsiye edebileceğim restoranlardan.

Otelden merkeze yürürken muhteşem gün batımı izleyebileceğiniz, Tasos Tavern'i de gidebileceğiniz restoranların listesine alabilirsiniz.







































3 akşam yemeğimizi yediğimiz Monica isimli tatlı bir kadının sahibi olduğu Epikero, Vathy merkezde ama ara sokaklarda, bulmanız gerekiyor. Klasik Yunan restoranı görüntüsü yok ama yemekler çok lezzetli.
Her gün ahtapot, kalamar mı yiyeceğiz derseniz güzel İtalyan restoranlarının da olduğunu gördük ama biz tercih etmedik.

3-4 gün de yeterli olabilecek bir ada ama biz tam bir deniz tatili yapmak istediğimizden 1 hafta kaldık ve hiç sıkılmadık ve tabii ki yine bu adaya mı yerleşsek planları yaparak Moda'ya geri döndük.

Yorumlar

Popüler Yayınlar